Bugunkü konumuz bir garip Dövizli Askerlik hikayesi..

Dövizli Askerlik

Rusya’daki uzun yeni yıl tatili fırsatını değerlendirerek yeniden Türkiye’ye geldim. İzin yapmak harika bir duygu; ailemi ve Türkiye’yi gerçekten çok özlemişim.

Daha önce de belirttiğim gibi, genellikle yazılarımı kronolojik bir sıralamayla yazıyorum. Ancak bu sefer, yakın arkadaşlarımın da bildiği ve benim için sürekli bir dert olan dövizli askerlik sürecimi anlatmak istiyorum.

Yazıma geçmeden önce instagram hesabımdan beni takip etmeyi, facebook sayfamı şu linki tıklayarak beğenmeyi ve youtube kanalıma abone olmayı unutmayın. Ayrıca bloguma abone olursanız yeni yazılarımdan ilk siz haberdar olursunuz. Kazakistan’da başımdan geçenlerle ilgileniyorsanız şu başlık tam size göre.


Dövizli Askerlik Sürecim Başlıyor

Bu süreci anlatabilmem için en başa dönmem gerekiyor. Daha önceki yazılarımda, üniversiteden mezun olduğumda askere gitmek için başvuruda bulunduğumu, ancak askeriyedeki yoğunluk nedeniyle bunun mümkün olmadığını anlatmıştım.

Sonrasında, Kazakistan’a giderken Taylan’ın babasının dövizli askerlik hakkım olduğunu söylemesiyle umutlanmıştım. Ancak Kazakistan’a vardığımda gerçeklerle yüzleşmek zorunda kaldım.

Dövizli askerlik için bazı temel şartlar vardı:
✔️ Çalıştığınız ülkede yasal olarak çalışıyor olmanız gerekiyordu.
✔️ Oturma ve çalışma iznine sahip olmalıydınız.
✔️ Maaşınız, Türkiye’den değil, bulunduğunuz ülke üzerinden ödenmeliydi.
✔️ Çalıştığınız şirketin gelir kaynağı Türkiye’den değil, o ülke sınırları içinden olmalıydı.

Benim durumumda ise;
❌ Turist vizesiyle gittiğim için çalışma ve oturma izni alma imkanım yoktu.
❌ Taylan’ın verdiği bilgilerin ne kadar güvenilir olduğu tartışmalıydı.
❌ Astana’daki günlerim, dövizli askerlik hesaplamasına dahil edilemedi.

Kazakistan’da Dövizli Askerlik Mücadelesi

Daha sonra Atyrau’ya taşındım ve burada 2 yıl boyunca çalıştım. Bu süre içinde askerliğimi ertelemek için Almatı’daki konsolosluğa gitmem gerekiyordu. Almatı’ya yaptığım bu ziyaret ise tahmin ettiğimden çok daha eğlenceli geçti!

Birkaç arkadaşımla birlikte Almatı’ya gittik ve o tarihlerde henüz yasaklanmamış olan kumarhanelerden birinde vakit geçirdik. Go-kart’a bindik, ardından absinthe içerek bu içkinin etkilerini bizzat deneyimleme fırsatı bulduk.

Daha sonraki ertelemem için konsolosluk yetkilileri Atyrau’ya geldi ve askerlik işlemlerimizi yerinde tamamladı. Eğer 2 yılın sonunda Atyrau’da kalsaydım, büyük ihtimalle 2 yıl önce askerlik hizmetimi tamamlamış olurdum. Ancak işler beklendiği gibi gitmedi…

Askerlik Sürecinde Karşılaştığım Zorluklar

Amerikan menşeli bir şirkette çalışmaya başlamam ve projeler arasında uzun aralar olması nedeniyle askerlik için gerekli süreyi ancak bu yılın başında tamamlayabildim.

Ancak sürenin tamamlanmasına rağmen, çalıştığım Alman firmasına güvenemediğim için başvuruda bulunamadım. Çünkü başvurudan sonra temel eğitimi tamamlayana kadar geçen en az 4 aylık sürede çalışma veya oturma iznim iptal edilirse, dövizli askerlik hakkımı kaybediyordum.

Üstelik firma, Rus müşterisiyle kesin bir anlaşma yapmadığı için, hep birlikte eve gönderilme riskimiz vardı—ve hâlâ var.

Bu süreçte askerlik bedeli 5200 Euro’dan 10.000 Euro’ya yükseltildi, ancak aynı zamanda temel eğitim zorunluluğu kaldırıldı. Artık Türkiye’ye gitmeye gerek kalmadan bu işlemi tamamlayabiliyordum. Bu fırsatı kaçırmamak için hemen Moskova Büyükelçiliği’ne başvurdum.

Konsoloslukta İşlemler ve Bankayla Kavga

Artık bedelli askerlik başvurusu için kimse konsolosluğa gitmiyordu, bu yüzden beklediğim kalabalık yoktu. Ancak bu sefer farklı zorluklar vardı. Yeni yasa ile eski evraklar değişmişti:
• Bedelli askerlik başvuru formu güncellenmişti.
• Son yoklama formuna gerek kalmamıştı.
• Yurtdışında kaldığınız günleri gösteren çizelgenin hazırlanmasına da gerek yoktu.

Moskova’da bir ofisim veya tanıdığım olmadığı için bu evrakları hazırlamak benim için büyük bir sorundu. Neyse ki konsolosluk yetkilileri oldukça yardımcı oldular.

Ancak bu sırada Çeçenistan’da çalışan bir Türk firmasının iflas etmesi nedeniyle Türkiye’den getirilen işçiler parasız ve vizesiz şekilde Rusya’da mahsur kalmıştı. Konsolosluk yetkilileri bu insanları tahliye etmeye çalışıyordu. Polis müdürlükleri ve göçmenlik ofisleri arasında mekik dokuyorlardı. Bu yoğunluk içinde bile benim işlemlerimi tamamlamayı başardılar ve ödeme yapabilmem için dekontumu verdiler.

Moskova’daki bankaya giderek 10.000 Euro çekmek istediğimi söyledim.
✔️ Benden pasaportumu istediler → Verdim.
✔️ Pasaport çevirisini istediler → Yaptırdım, geri döndüm.
❌ Çeviri üzerindeki mühürün yanlış yerde olduğunu söylediler ve kabul etmediler.

Bunu duyunca sinirlerime hâkim olamadım. Banka memuruyla tartışmaya başladım, olay büyüdü ve sonunda banka müdürüne bağırırken buldum kendimi! Müdür, tüm dünyada bu uygulamanın böyle olduğunu söyledi, ancak bunun yalan olduğunu bildiğim için iyice öfkelenmiştim.

Kavga hakaret boyutuna ulaşınca banka müdürü polisi çağırdı. Polis geldi, durumu açıkladım, onlar da olaya güldüler ama yine de beni bankadan dışarı çıkartarak uzaklaştırdılar.

Sonuç? Kendi hesabımdan kendi paramı çekemedim.

Sonunda Türkiye’de Askerlik Borcunu Ödeme

O geceyi mecburen Rusya’da geçirdim, ancak ertesi gün bilet bulabildiğim ilk uçakla Türkiye’ye döndüm.

Babamla birlikte Akbank Konak Şubesi’ne gittik ve 10.000 Euro çektik. Ardından Konak Pier Alışveriş Merkezi’ni Konak Meydanı’na bağlayan güzel görünümlü köprüyü geçerek T.C. Merkez Bankası’na ulaştık.

Saat 11:00’de işlemlere başladım ama klasik devlet işi, uzun sürdü. Öğleden sonraya kalınca babamla birlikte tereyağlı iskender yemeye gittik.

Döndüğümüzde, 30 dakika daha bekledikten sonra sıra bana geldi. 10.000 Euro’yu bir anda askerlik için devlete vermek sancılı olsa da, bu işin bittiğini bilmek beni çok rahatlattı.

Peki, Gerçekten Bitti Mi?

Moskova’ya döner dönmez konsolosluğa giderek dekontu teslim ettim. Bana 1-2 ay sonra askerlik şubesini aramamı söylediler.

Ancak aradığımda evrakların hâlâ ulaşmadığını öğrendim. Mecburen konsolosluğa giderek evrakları tekrar göndermelerini sağladım.

Sonra Türkiye’ye tekrar izne gittiğimde, evde beni askerlik şubesinden gönderilen bir ihbarname bekliyordu!

Evrakları zamanında teslim etmeme rağmen, askerlik erteleme sürecimin bittiğini ve hemen askerlik şubesine teslim olmam gerektiğini belirtiyorlardı.

Yani parasını ödemiş olmama, 5 yıldır yurtdışında çalışmama ve tüm evrakları eksiksiz teslim etmeme rağmen hâlâ askerlik yükümlülüğüm tam olarak kalkmış değil.

Bu süreçle uğraşacak herkese şimdiden kolaylıklar diliyorum!

Bu arada olaya bakın…….



Gezgin Şantiyeci sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Düşünceleriniz benim için önemli!