CCC kampında geçici olarak kalıyorduk çünkü şantiye ofislerine yakın olan asıl Şantiye Kampı inşaat halindeydi. Yaklaşık 3 ay sonra tamamlandı, ama bu arada ben kaldığım yere alıştım. İnsanlarla arkadaş oldum odamdaki fareyi bile sevmeye başladım. Nedense yüz defa söylememe rağmen Şantiye Kampı yönetimi bu konuda bir önlem almaya gerek görmedi.
Yazıma geçmeden önce facebook sayfamı şu linki tıklayarak beğenmeyi ve youtube kanalıma abone olmayı unutmayın. Ayrıca bloguma abone olursanız yeni yazılarımdan ilk siz haberdar olursunuz. Hikayemin bir önceki bölümün şu linke tıklayarak okuyabilirsiniz.
Sonunda şikayet etmeyi bırakıp fare bey ile beber yaşamak zorunda olduğumu kabullenerek hayatıma devam ettim, ama 4. ay hepimizi 7500 man camp adı verdikleri inşaatı henüz tamamlanmış kampa taşıma kararı aldılar , aldılar da bu aslında benim ve belkide hepimiz için hapisane hayatının başlangıcı demekti.
Yeni Şantiye Kampı – Bir Çeşit Hapishane
Neden taşındığım Şantiye Kampı hapisaneye benziyordu? Çünkü kampın şehre mesafesi araba ile yaklaşık 1 saat, ve kampa yaklaşık 10 km mesafe de bir giriş kapısı mevcuttu. Güvenlik abartılmış durumdaydı. Sadece önceden izinleri alınmış şirkete ait araçlar bu kapıdan giriş yapabiliyordu. Bu girişler sırasında şirkete ait araçlar didik didik aranıyordu. Bizim araçlarımızı aramalarının en önemli nedeni çalışanların güvenliği olsa da, genelde güvenlik görevlileri araçlarda içki arıyorlardı. Şantiye Kampı dry camp olarak sınıflandırılmıştı yani her türlü içki kullanımı yasaktı .
Eğer benim gibi henüz yeni mezun bir inşaat mühendisiyseniz size şirketin araba vermesine imkan yoktu. Kamptan dışarı çıkmanız sadece şirketin hafta sonu sağladığı otobüslerle mümkündü. Yada arabası olan birisi belki sizi de yanına alabilirdi.
Yaşarken çok normal geliyor bu durum, zaten hafta da 60 saat çalışıyorsunuz ne işiniz var şehirde. Kendi güvenliğiniz için gayet iyi bir durum aslında, ama yazarken düşünüyor insan… Neden 23 yasında bir genç olarak kendinizi bir kampa hapsetmek istersiniz ki?
Bu Kampta Yaşamak.
Belki nedeni para ? O zaman için hayal bile edemeyeceğiniz bir maaş alıyorsunuz yada belki nedeni kariyer henüz bilmeseniz bile bunun sizin için çok iyi olabileceğini düşünüyorsunuz. Ama aslına bakarsanız delilik… Bunu yapmanızın asıl nedeni daha iyisini bilmiyor olmanız, ilk deneyimlerinizden biri olması ve demek ki en iyisi bu demeniz aslında. Çok garip insan yaşlandınca çok daha farklı düşünmeye başlıyor. Şuan da beni o zamana döndürseler Kazakistan’a gider misin deseler. Bunu soradan kişiden koşarak uzaklaşırım ama bu macera için 2 sene harcadığım ve suan ki halimi o iki seneye borçlu olduğum su götürmez bir gerçek diyorum ve konuma devam ediyorum .
Taşınmam için elimden gelenin en iyisini yapmama rağmem bundan bir fayda sağlayamadım ve yeni kampıma taşındım, taşındığımda kamp henüz inşaat halindeydi, Dörce inşaatın web sitesinden fotoğraflarını buldum burada sizinle paylaşıyorum.
Mühendislerin kaldıkları odaların içinde tuvalette vardı.
Odalardaki İlginç Hayvanlar
Bu odalarda Akrep ve Amerikala’rin Camel Spider dedileri saçma sapan örümcekler de kalmak istiyorlardı ve şirket bunlar için çok uzun süre belkide 1 yıl ilaçlama yapmadı. Biliyorum görüntüsü çok kötü hayvanlar ama fotoğraflarını burada paylaşmak istiyorum , ne yaşadığımı anlayabilmeniz açısından.
Bu hayvana biraz parantez açmak istiyorum. Bu hayvan o kadar hızlı ki gözlerinize inanmazsınız. Bir yerde gördüğünüz de anında yanınızda bitiyor, genelde saldırgan değil fakat et yiyor. Ağzındaki gagaya benzeyen bölümü yardımıyla kurbanını uyuşturuyor bu nedenle ısırıldığınızı arkadaşın işi bitene kadar anlamıyorsunuz ( tabi bununla ilgili bilimsel veri yok, şehir efsanesi de olabilir, bizle çalışan bir kişi ısırdı ama ısırılana bişey olmadı ) , ama güzel tarafı Akrepleri yemesi. Yani en azından sizi akrepden koruyor yanlışlıkta üstüne falan yatmazsanız sorun yok. Kazakistan’daki kampta yaşıyan bu hayvanlar bir benim elim kadar büyüklükteydiler.
Bu üstteki bildiğiniz akrep , onu anlatmama gerek yok sanırım.
Yazım belgesel döndü belli ki, bunlar dışında bir diğer sorun da yalıtım problemi idi. Kampı acele bitirmek uğruna borular yeterli derinliğe gömülmedi bu nedenle yalıtım problemlerimiz baş gösterdi, ama bu yaşadığımız diğer olayların yanında kayda değer bir durum değildi sanırım. Peki ne yaşadık ki, yaşadıklarımız akrepler örümcekler veya yalıtım probleminden daha önemli olabilir. İlerleyen bölümlerde yaşadıklarımız detayları ile karşılaşacaksınız Kazakistan deneyimleri şantiye bayramları yazım ile devam ediyor.
Pingback: Türkiye'ye Dönüş - Gezgin Şantiyeci - Her son yeni bir başlangıç mıdır?
Pingback: Karantina biter hiç biter mi? - Gezgin Şantiyeci - Her güzel şey bitermiş.
Pingback: Soğuk (!) - Havalar da Soğudu Derken? - Gezgin Şantiyeci
Pingback: Deniz Olmadan Yaşayamam! - Gezgin Şantiyeci - Deniz Hayattır
Pingback: Soru Sorabilir miyim? - Gezgin Şantiyeci - Hep Aynı Sorular!
Pingback: Beyin Göçü – Türkiye’de Profesör Ünvanlı Organizma - Gezgin Şantiyeci
Pingback: 2020 Yılı Sonu - Z Raporu - Gezgin Şantiyeci- Evdeki Hesap Çarşıya Karşı
Pingback: Hisedilen Hava Sıcaklığı -44C Derece - Gezgin Şantiyeci
Pingback: Amerika'da Çalışmak - Gezgin Şantiyeci - Tüm Sorularınız ve Cevaplar