Amur bölgesinin incisi Svobodny’de 7 ay izinsiz kalma ayrıcalığı yaşadıktan sonra, Rusya aldığı covid19 önlemlerini gevşetmeye karar verdi. Sadece bir kaç ülkeye ayrıcalık tanısa da, Türkiye bu ülkelerde birisi oldu ve ben de sınırlar açılır açılmaz Türkiye’ye gittim ve 1 ay tatil yapma şansı buldum. Bu tatil sırasında ülkemizi biraz yakından gözlemleme şansım oldu. Her gelişimde kasvetini artırdığını düşündüğüm bir umutsuzluk dalgası kaplıyor ülkemizi sanki ve adı maalsef İşsizlik.

Yazıma geçmeden önce instagram hesabımdan beni takip etmeyi, facebook sayfamı şu linki tıklayarak beğenmeyi ve youtube kanalıma abone olmayı unutmayın. Ayrıca bloguma abone olursanız yeni yazılarımdan ilk siz haberdar olursunuz.

İzlenimlerime geçmeden önce sizi rakamlara boğarak konu hakkında istatistiksel bilgi vermem gerekekiyor.

İşsizlik oranı %13,4 seviyesinde gerçekleşti.

Türkiye istatistik kurumunun verilerine göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2020 yılı Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 152 bin kişi azalarak 4 milyon 101 bin kişi oldu. İşsizlik oranı 0,4 puanlık artış ile %13,4 seviyesinde gerçekleşti. Tarım dışı işsizlik oranı 0,6 puanlık artış ile %15,9 oldu.

İstihdam oranı %42,4 oldu.

İstihdam edilenlerin sayısı 2020 yılı Haziran döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 981 bin kişi azalarak 26 milyon 531 bin kişi, istihdam oranı ise 4,0 puanlık azalış ile %42,4 oldu.

İşsizlik

Genç nüfusta işsizlik oranı %26,1, istihdam oranı %28,2 oldu.

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre 1,3 puanlık artışla %26,1, istihdam oranı ise 6,0 puan azalarak %28,2 oldu. Aynı dönemde işgücüne katılma oranı 7,4 puanlık azalışla %38,1 seviyesinde gerçekleşti. Ne eğitimde ne de istihdamda olanların oranı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 3,1 puanlık artışla %29,3 seviyesinde gerçekleşti.

İnşaat Mühendisliği ve İşsizlik

Yukarıda rakamlara göre genel olarak işssizlik azalıyor gibi görünse de bu hesaplamadan kaynaklanmakta, rakamlara dikkat ederseniz yaklaşık 2 milyon kişilik istihdam azalmış. Yani geçen seneye oranla 2 milyon kişilik iş kaybı olmuş ama bu insanlar iş bulmaktan umudu kesmişler bu yüzden TUİK onları istatisliğe katmaktan vazgeçmiş. Bu sayede işssizli oranı azalmış gibi görünüyor. Rakamları ve yorumu size bırakarak Türkiye tatili sırasında karşılaştığım bazı meslektaşlarımdan bahsetmek istiyorum size elbette isim vermeden.

İnşaat Mühendisliği Mezunu -Kasiyer

Alış-veriş sonrası kasada ödeme yaparken bir takipçim ile karşıştım beni youtubeda takip ettiğini söyledi ve durumunu anlattı. 2018 yılında anadoludaki üniversitelerden birinin inşaat mühendisliği bölümünden mezun olduğunu 1.5 sene iş aradığını ama yapı denetimlerin bile geri dönüş yapmadıklarını sadece diploma kiralama önerisi sunduklarını ve harçlığını çıkartmak için kasiyerlik yaptığını anlattı. Gene bu arkadaşın anlatığına göre onunla beraber mezun olan arkadaşlarından sadece 1 kişi inşaat mühendisi olarak iş bulabilmiş.

İnşaat Mühendisliği Mezunu – Komi

Bu arkadaşta İzmir’de bir restaurantta komilik yapıyordu. Onun hikayesi de kasiyer olan arkadaşa benziyor sadece mezuniyet yılı 2019. Yüzlerce başvuru yaptığını ama dönüş olmadığını, sadece 1 şantiyenin gel yanımızda çalış dediğini ama para vermeye yanaşmadığını, 1 yıllık deneme süresi sonunda tekrar değerlendirilmesini önerdiğini anlattı. Bedaca çalışmak yerine en azından para kazanabileceği bir işte çalışmayı tercih etmiş.

İnşaat Mühendisliği Mezunu – Torpilli

Bu arkadaşın amcası Türkiye’nin önde gelen inşaat firmalarından birinde çalışıyor. Bu amca şantiye şefi pozisyonunda. Bu seviyede bir amcası olmasına ve amcasının mümkün olduğunca gücünü kullanmaya çalışmasına rağmen o firmada işe girebilmek için 2 yıl beklemek zorunda kalmış ve şuan asgari ücretle gece gündüz çalışıyor.

Gelecekte…

Daha önceki yazımda bahsettiğim gibi her okulda inşaat mühendisliğinin durumunu düzelmek için bazı adımlar atılsada, yeterli bir hamle henüz gelmedi ve bu durum mesleğimizi ihtibarsızlaştırılmasına neden olmakta. Bu duruma rağmen bu krizin, her krizde olduğu gibi biteceğini inanıyorum. Ülkemizin endüstri hamlesi yapabilmesi için sürekli enerji santralleri, fabrikalar, yollar, köprüler, havaalanları yapılması gerekiyor ve her zaman bu ihtiyaç devam edecek.

Ayrıca bir çok gelişmekte olan ülke benzer ihtiyaclara sahip ve Türk inşaat sirketleri inşaat piyasasında önemli bir pazara sahip. Ayrıca şuan savaş halinde olan ülkelerin barış durumuna geçtiklerinde yeniden yapılanma çalışmalarına başlayacakları aşikar. Bu ülkelerde kesinlikle Türk inşaat mühendisleri için pazarlar olacaktır. Mesleğimizin kötü durumda olmasına rağmen eğer doğru adımları atabilirsek 5-10 sene içinde yeniden en çok tercih edilen meslek olacağına inanıyorum.

Kısaca genç arkadaşlarıma umutsuzluğa düşmeden biraz önce yukarıda video da verdiğim tavsiyelere konsantre olmalarını ve mümkün olduğunca kendilerini geliştirmeye devam etmelerini şiddetle tavisye ediyorum.

1 Comment

  1. Pingback: İzmir Depremi - 10 Ekim 2020 - Gezgin Şantiyeci

Düşünceleriniz benim için önemli!

WordPress PopUp Plugin
%d blogcu bunu beğendi: